Kırklareli 25. Karagöz Kültür Sanat ve Kakava Festivali Etkinlikleri Kapsamında, Kırklareli Kent Konseyi, TMMOB Kırklareli İl Koordinasyon Kurulu ve DAYKO (Doğal Yaşamı Koruma Vakfı) Kırklareli İl Temsilciliğimiz ortak etkinliği olarak, Kırklareli Belediyesinin destekleri ile düzenlenen "Kaya Gazı Gerçeği (Kaya Gazının Çevreye ve İnsan Sağlığına Etkileri)" Panelini Kırklareli Belediyesi Atatürk Kültür Merkezinde yapıldı.
Panelist olarak Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet ATALIK, TÜMKÖY-SEN Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf GÜRSUCU ve Selahattin Eyyubi Üniversitesi Tıp Fakültesinden Prof. Dr. Rukiye PINAR BÖLÜKBAŞI sunum yaptılar..
Atalık yaptığı sunumda, “Şeyllerde ilk gaz arama çalışmaları 1821 yılına, ABD’ye kadar uzanmaktadır.
1930 ve 1947 yıllarında yatay sondaj ve kaya parçalama çalışmaları yapıldı. Her bir sondaj platformunda ömrü boyunca tüm işlemler dahil en az 300-450 milyon litre su kullanılmaktadır. Hidrolik çatlatma sıvısı %94 su, %5 kum ve %1 kimyasal maddelerden meydana gelmektedir. Amerika’da 650 dönümlük çiftliğe 5 km mesafede 32 kuyu açıldı. Sonra 5 İnek öldü. Ağırlık kaybı Süt veriminde düşüş Kuyruklarda kopma oldu. Şirketler kullandıkları kimyasalları kendi ülkelerinde bile “ticari sır” adı altında söylemezken, bize söyleyecekler mi? Şeyl gazı üretimini artırmaya yönelik yeni kimyasalları topraklarımızda denemeyeceklerinin garantisi var mı? İstanbul’a içme suyu sağlayan Trakya’daki kaynakların kirlenmesinin önüne nasıl geçilecek? Üç tarafı denizlerle çevrili Trakya’da yapılacak hidrolik çatlatma sonucu ortaya çıkacak atık sıvı denizlerimizi nasıl etkileyecek? Geri çekilen atık sıvı nasıl muhafaza edilecek? Bir noktaya kadar arıtılabilen sıvılar nereye deşarj edilecek?” dedi.
Prof. Dr. Rukiye PINAR BÖLÜKBAŞI yaptığı sunumda Kaya Gazının insan sağlığı üzerine etkilerini anlattı.
Bölükbaşı “ Bir sondaj kuyusu için
5 milyon galon: 19 milyon litre: 19 000 ton
- İstanbul'da günlük ortalama 2 milyon 500 bin m3 su kullanılmaktadır=661.375.661 galon
- İstanbul’un günlük su ihtiyacının %7.8’i tek bir sondajda harcanıyor.
- 7.600 000 kişinin bir günlük içme suyu ihtiyacıdır..
Kullanılan kimyasallar konusunda ise, “
- Flowback,” = “produced water,” = Hidrolik çatlatmalardan yeryüzüne dönen atık su ve oluşan su
- Bu sıvı çatlatmada kullanılan tüm kimyasalları içerir.
- Şeyl’in yapısı nedeniyle geri çekilen suyun tüm dokusunda tuz bulunur
- Geri çekilen suda doğal olarak meydana gelen radyoaktif materyaller (NORMs) ve ağır metaller bulunur
Hidroklorik asid
- Göz, deri ve mukoz menbranlar üzerinde yakıcı etkisi var
- Kısa sürede solunum ile alınması solunum sisteminde yanıklara ve akciğerlerde ödeme neden olur
- Ağızdan alınması, ağız, yemek borusu ve midede yanıklara ve dokunun birbirine yapışmasına neden olur
- Kronik maruziyet (içme sularına karışması vb) gastrit, kronik bronşit, dermatit ve ışığa duyarlılığın artması, dişlerde renk değişikliği ve aşınmaya neden olur.
- Marcellus Şeyl gaz sondajı su kalitesini ve biyolojik çeşitliliği nasıl etkiledi?
- 2012 yazında akarsu yatakları (14 hidrolik çatlama yapılan, 10 çatlatma yapılmayan), göletler, omurgasız su canlıları, kerevit, alabalık ve yosunlardan örnekler alındı.
- Çatlatma yapılan bölgelerde akarsularda çözülmüş halde civa, çözülmüş organik madde bulundu, suyun PH’sı oldukça düşüktü. Bu bölgelerde canlı örneklerde total civa oranı oldukça yüksek idi.
Civa insan sağlığını nasıl etkiler?
- Akciğerler: Civa buharı akciğerlerden kolayca emilip beyne ulaşır, başlangıçta baş ağrısı, kas ağrıları, ağız-boğaz kuruluğu, ateş, ileri durumda korozif bronşit ve akciğer hasarına neden olur.
- Merkezi sinir sistemi: Titreme, sinirlilik, unutkanlık, davranış bozuklukları
- Böbrek ve karaciğer: Akut böbrek ve karaciğer yetmezliği
- Mide-barsak: Karın ağrısı, kanlı ishal, sindirim yolunda ülserleşme ve doku ölüm
- Şirketler kaya gazı çıkarmaya devam etmeden önce kaya gazının insan ve çevre sağlığı üzerine etkileri geniş çaplı olarak incelenmelidir.
- Bunun için de öncelikle sağlık çalışanları konu ile ilgili komitelerde yer almalı
- Araştırmalarına olanak sağlanması ve bütçe ayrılmalıdır.
Tüm Köy Sen (Tüm Üretici Köylü Sendikası) Yön. Kur. Üyesi Yusuf Gürsucu yaptığı sunumda günümüzde yaşananların Kapitalizmin cinnet dönemi olduğunu vurgulayarak yaptığı sunumda;
“Kapitalizm; suyu, havayı, toprağı yani yaşamı yok ediyor.. Enerji ise suya hükmetmekteki asıl hedefleridir. 30-40 yıl içinde geleneksel yolla çıkarılan petrolün ekonomik ömrünü tamamlayacağı tespitleri uzun süredir yapılmaktadır. Ancak 30-40 yıl içinde biten şey konvansiyonel dedikleri petrol üretimidir. Bazı örneklerini vereceğimiz bölgelere bakınca yerine ne koyacakları ve bu süreçte neye ihtiyaç duyacakları görülebilmektedir. ABD'de 10 yılı aşkın süredir çıkarılan kaya gazı süreci bölgemize taşınmaktadır. Gaz şirketleri ile çiftçilerin su savaşları verdiği ABD toprakları da hızla kirlenmekte örneğin Newyork eyaletinde kaya gazı yasaklanmıştır. Türkiye'de, Ortadoğu'da ve K. Afrika ülkeleri ile Bulgaristan, Polonya, Romanya, Ukrayna gibi ülkelerde kaya gazı sondajları çoğalmaktadır.
TRAKYA’DA DAĞITILAN TOPRAKLAR...
2014 son günleri Resmi gazetede, Trakya topraklarının yeni sahiplerinin kimler olduğu yayınlandı. Toprakların yeni sahipleri olan şirketlerin isimlerine ve işgal edilecek toprakların yer ve miktarı ise şöyle;
*Transatlantic Exploration Mediterranean International Pty. Ltd., Petrako Petrol Doğalgaz İnşaat Taahhüt İşleri ve Dış Tic. Ltd. Şti. ve Valeura Energy Netherlands B.V. adlı ortaklığa Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesinde 1049, Edirne'nin Süloğlu ve yine Kırklareli'nin Havsa ilçelerinde 11.559 hektar ve ilave olarak 5.395 hektar alan yani toplam: 18.003 hektar 1. sınıf tarım toprağı.
*Thrace Basin Natural Gas Türkiye Corporation, Pinnacle Turkey Inc. Ve Corporate Resources B.V. şirketlerine Tekirdağ merkez ve Muratlı ilçesinde 6327 hektar 1. sınıf tarım toprağı.
*Türkiye Petrolleri A.O. ve Amity Oil International Pty Ltd. ortaklığına Tekirdağ Çorlu ve Çerkezköy'de 1561 hektar 1. sınıf tarın toprağı.
*Türkiye Petrolleri A.O. ve Petronas ortaklığına, Tekirdağ Hayrabolu'da 2429+2430+964: 5823 hektar 1. sınıf tarım toprağı.
Toplam 31.714 hektar, yani 317.140 dönüm 1. Sınıf tarım arazisi kaya gazı şirketlerine verilmiş.
Tüm bunlar yaşanırken Romanya’da 50 bin kişinin yaşadığı Barlad kentinde bir papaz halka yaptığı çağrılarla insanları bir araya getiriyor ve ABD’li Chevron şirketini kenten kovuyor.
Bu yaşananlar ışığında geleceğimizin ciddi anlamda tehlikede olduğunu görebiliyoruz. Suyumuz, toprağımız, ormanımız, gıda güvenliğimiz bu ellere terk edilemeyecek kadar değerlidir.
Yaşanır bir dünyayı gelecek nesillere miras bırakmak istiyorsak kapitalizmle aramıza mesafe koymak ve nihayetinde ondan kurtulmak insanlık için eretelenemez bir zorunluluktur.
Bunu bugünden başlayarak sağlamak ise, bu saldırılar karşısında seyirci olmaktan çıkıp mücadeleleri destekleyen bir pozisyon almamızı gerektiriyor. Ortodoks papazın mücadelesi ise iyi bir örnek olarak karşımızda duruyor.” Dedi.
Panelin ardından izleyicilerden gelen soruların cevaplandırılması ardından katlımcılara Kırklareli Belediye başkan Yardımcısı Tahsin GENÇAY Kırklareli kamuoyunu yeni ve önemli bir konuda bilgilendirdikleri için teşekkür ederek, plaket verildi.
Bu Haberin Kaynağı : Dayko Kırklareli